• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/ihkav
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=05558782155
  • https://twitter.com/ebibsa
  • https://www.youtube.com/user/ebibsa
Hava Durumu
EBR Medya & Ajans

ebr logo

Koloni Youtube
İkinci ticari uydu
Üyelik Girişi
Haberler
Site Haritası
Takvim

Trajedi, Komedi ve çılgınlık! Mudanya’da iki gün ve bir gecenin hikâyesi!

Geçen gün, yurtdışından gelen bir arkadaşıma hoş geldin demek için Mudanya’ya gittim. (Gitmez olaydım!)

Arkadaşımla buluşmak üzere Mudanya sahiline giderken çarşıdaki bir dükkândan su aldım, ücreti kasaya ödeyip dükkândan çıkmak için kapıya yöneldiğimde üzerimden bir şey ayağımın önüne düştü ve ayağıma çarparak meşrubat dolaplarının altına gitti! Ne olduğunu fark edemedim ancak cebimde birkaç tane kalem olduğundan, bunlardan birisi düşmüştür diyerek dükkândan ayrıldım ve Mudanya Sahil Bandına çıktım.

Sahilde bir büfenin önüne dizilmiş olan taburelerden birisine oturdum ve bir çay söyledim. Niyetim, kısa bir dinlenmenin ardından arkadaşımı arayıp onunla buluşmaktı. Çay içerken, deniz tarafından hoşuma giden görüntülerden de birkaç kare fotoğraf çektim ve arkadaşımı aradım.

Arkadaşım geldiğinde de büfenin yan tarafındaki bir bank üzerinde oturup yarım saat kadar hal hatır sorup sohbet ettikten sonra vedalaşıp ayrıldık. Arkadaşım gittikten sonra, havanında güzel olması sebebiyle sahil bandında hem yürüyüş yaptım hem de onlarca kare fotoğraf ve videolar çektim.

Sonra sahildeki bir kafede oturup, çektiğim fotoğraf ve videoları bilgisayarıma yükleyip bunları düzenledim. Bu arada vakit hızla geçmiş ve akşamda olmuştu. Bursa’ya dönmek üzere kafeden çıkıp otobüs duraklarına doğru sahil bandından yürürken, yol boyunca yine fotoğraf ve videolar çekiyordum.

Bu sırada oltalarını denize atmış üç gencin hararetle yerde bir şeyle uğraştıklarını gördüm ve yanlarına gittim. Gençler, oltaya takılmış, daha önce hiç görmediğim bir balığı, balığa zarar vermemeye gayret ederek dikkatlice oltadan kurtarmaya çalışıyorlardı.

Bu balığın, dikenleri zehirli olan İskorpit olduğunu öğrendim.

Hemen videolarını çekmeye başladım ve gençlere ne yapmaya çalıştıklarını sordum. Onlarda İskorpit adlı zehirli bir balığın oltalarına takıldığını ve balığını üzerindeki dikenlerin zehirli olduğunu, onlara temas etmeden balığı oltadan kurtarıp canlı olarak tekrar denize atmaya çalıştıklarını söylediler. İskorpitin iğnesinin battığı yere amonyak sürülmeliymiş. Bu işlem yapılmazsa kısa zamanda iğne yeri şişer, hissizleşir ve uzun süren ağrılar oluşurmuş!

Gençlerin, yoğun bir uğraş sonucunda balığı kurtarıp denize atmalarını video olarak çektikten sonra vaktin epey geç olduğunu fark ederek hemen otobüs durağına yöneldim.

Durakta beklerken, boynumda takılı olan kurum kimlik kartım ve onun arkasına yerleştirdiğim toplu ulaşım araçlarına binmek için kullandığım kartımın olmadığını fark ettim ve şok oldum! İşte bundan sonra çılgınca trajikomik hikayem başladı.

Kartların olmadığını fark ettiğim an, hemen Mudanya’ya gelir gelmez su almak için uğradığım dükkanda üzerimden düşerek meşrubat dolaplarının altına giden şey geldi ve kalem sandığım bu şeyin aslında kartım olduğunu düşünerek bu dükkana doğru koşar adım gitmeye başladım. Dükkana ulaştığımda bir şok daha, dükkan kapalıydı!

Tekrar dönüp durağa geldiğimde son bir aracın bir süre sonra geleceğini fakat bununla da son metro seferine yetişemeyeceğimi öğrendim. Emek’e gitmenin benim için hiçbir anlamı yoktu. Çünkü evim şehrin diğer ucundaydı! Sonra kimliğim buradaydı gitsem bile sabah kimliğim için tekrar buraya gelmek zorundaydım.

Otobüs durağının karşısındaki bir parka yürüdüm. Hava rüzgârlıydı arada bir yağmurda serpiştiriyordu ve oldukçada soğuktu! Park içerisindeki kamelyalardan birisine geçip oturdum. Kamelyaların sadece üzerleri kapalı diğer her yanları açıktı. Yani yağmurdan da, rüzgar ve soğuktan da korumuyorlardı!

Ne yapacağımı bilemiyordum. Hiç Param kalmamıştı ve çokta acıkmıştım! Saat gece 12’yi çoktan geçmişti. Bu vakitte kimi arayabilirdim! Aklıma beraber çalıştığımız çok değerli arkadaşım-dostum geldi. O, gece vardiyasındaydı ve hemen arayıp durumu anlattım. Onun üzerinde de sadece 30 Lira varmış. Bunu bankadan hesabıma gönderdi. Hemen ATM’den bu 30 lirayı çekip, açık olan bir dürümcüde masaya oturup dürüm siparişi verdim ve bir şok daha! Ben bugün sabah hafif bir kahvaltı yapmıştım ve bu saate kadar başka bir şey yememiştim! Gelen dürüm ise sigara böreği gibi ufacık bir şeydi.  DEVAM EDECEK

Canlı Olarak Zehirli İskorpit, Oltadan Kurtarılabilecek mi? Video

639 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.224632.3537
Euro34.609234.7479
Saat