İsmail Hakkı KAVURMACI
bursaobjektif@bursaobjektif.com
Ukrayna Edebiyatının klasiklerinden “Kaydaş Ailesi” Türkçe Çevirisi Hakkında
03/09/2020 Kiev Milli Taras Şevçenko Üniversitesi Türkoloji Bölüm Başkanı Doc. Dr. Sayın İryna Pokrovska’nın çevirisini yaptığı, Ukrayna Edebiyatının klasiklerinden olan Kaydaş Ailesi Romanını okudum. Romanın karakterleri çok ustaca tanıtılmış. Şuan Kaydaş Ailesi’nin tüm karakterleri, yakından tanıdığım kişiler gibi. Sanki bir kitap okumamışta, direk bu yaşamın içinde yer almış veya bir filim seyretmiş gibiyim. Kaydaş Hanım, Motrya, Karpo, Lavrin ve hayranı olduğum Meleşka ve Meleşka’nın ailesi Balaş’lar, hepsi tanıdığım kişiler ve köyleri, Kaydaş Ailesinin Köyü, Meleşka’nın köyünün olduğu bölge Biyevtsi, buraları, kendi köyüm gibi bilmekteyim. Ros Nehri, değirmen ve çevresi bildiğim yerler. Buralar gerçekten var mı acaba? Romanda Yüzyıl öncesi anlatılmaktadır. O köyler ve O İnsanlar, Ukrayna’da halen yaşıyorlar ve benim çok yakından tanıdığım dostlarım, arkadaşlarım gibiler! Oraya gidersem, o köyleri ve Kaydaş Ailesi’ni göreceğim gibi bir his var içimde! Ukrayna hakkında kendimi çok bilgili sanıyordum! Fakat bu romanı okuyunca, aslında çok yüzeysel bilgilere sahip olduğumun farkına vardım! Yukarıda da belirttiğim gibi, Romanda Ukrayna’nın yüzyıl öncesi, iki köyünde geçen olaylar anlatılmaktadır. Bildiğim kadarıyla Ukraynalılar, Hıristiyan ve Ortodoks mezhebine mensupturlar. Bu romanda, o günün insanlarının ne kadar dindar olduklarını, birçok dini bayramlarının olduğunu ve Cuma gününün de Onlar için kutsal bir gün olduğunu görünce gerçekten çok şaşırdım. Ayrıca bayanların başörtüsünün, sadece İslamiyet ait bir kural olduğunu sanıyordum. Fakat bu romanın kahramanı bayanların en değer verdiği şeylerden birisinin de başörtüsü olduğunu okuyunca şaşkınlığım daha da arttı! Yine bu romanda o gün itibariyle, Ukrayna Halkının din adamlarına çok saygılı olduklarını ve güvendiklerini gördüm. Birçok sorunları için Köyün Papazına başvurmaktaydılar ve Papaza karşı çok saygılı davranmaktaydılar. Sonra Kiev’deki dini mabetler, tek tek, ayrıntılı bir şekilde anlatılmaktaydı ve halkın bu mabetlere çok saygıları olmakla beraber, bizim burada olduğu gibi Din Adamlarının, buraları bir kazanç kapısı yani bir nevi ticarethaneye çevirdiklerini de görünce durum tirajı komik bir hale geldi! Masum insanlar, buralara çok içten duygularla ve saygıyla giderken buradaki Din Adamları, bu insanları, hem duygusal hem de maddi yönlerden sömürmekteydiler! Montaigne’ye ait bir sözü hatırladım. “Her insanda, insanlığın bütün halleri vardır.” Bu romanı okurken, birçok gelenek, görenek örf ve adetlerin bizimle çok benzer olduğunu gördüm. Gelişen ulaşım ve iletişim teknolojileriyle şuan dünya aslında tek bir ülkeye dönüşmek üzere. Her ülkede global şirketlerin alışveriş merkezleri bulunmakta ve her ülkede bu şirketlerin ürünleri satılmaktadır. Roman hakkında yazacağım daha çok şey var ancak zaman darlığından şimdilik bu kadarıyla yazımı noktalarken, Kitaptan hoşuma giden bazı cümle ve paragrafları paylaşacağım ve zaman zaman Kitap hakkındaki görüşlerimi ve kitaptan alıntıları yazmaya devam edeceğim. - Kutsal Cuma günü olmasına rağmen sert bir şekilde konuşarak barakaya girdi! - Kendime çiçek gibi güzel ve bir yaz gibi huzurlu bir kız seçeceğim dedi. - Tanrı bize mutluluk ve sağlık versin, ölülere ise rahmet eylesin. İşlerimizi tamamlamaya yardım etsin, sende kızım mutlu ve sağlıklı ol. Kayınpederine ve annene itaat edersen eğer Tanrı sana mutluluk verir. - Tanrı bize ve bizim çocuklarımıza uzun, mutlu bir ömür versin. Sende kızım hep su gibi sağlıklı, gül gibi güzel ol. Evimize mutluluk gelsin ve yaşlılığım rahat geçsin. Tanrı sana suda balık gibi rahat ve neşeli yaşam nasip etsin. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Türkiye’nin Nükleer Enerji ve Nükleer Silah Çalışmaları - 12/04/2024 |
Türkiye'nin Nükleer Silahı Var mı? Bazı devletlerin istihbarat örgütleri ve uluslararası bazı yayın organları, Türkiye’nin, kendi yaptığı nükleer silah olduğunu iddia ediyorlar. |
SİLAH; zenginlik ve güvenlik! SİLAH; yokluk ve korku! - 23/12/2023 |
SİLAH, Kimileri için zenginlik ve güvenliktir! Kimileri için ise yıkım ve korkudur! |
Cemal Paşa Hatıratı ve Osmanlı’nın Türk Milletine Külfeti - 24/09/2023 |
Hatıratı okuduğumuzda, bir zamanlar yedi düvele hükmeden Osmanlıların, hatıratın yazıldığı dönemde ise, hem siyaseten hem de askeri yönden, kahramanca ancak umutsuzca, yedi düvele karşı verdiği savaş, gözlerimiz önünde canlını verdi. |
Her İnsanın Yaşamında Bir Duraklama Devri Olur! - 01/09/2023 |
“Allah'ım, Bana değiştirebileceklerimi değiştirmek için cesaret ve kuvvet, değiştiremeyeceklerimi kabullenmek için sabır ve sükûnet, ikisi arasındaki farkı anlayabilmek için de akıl ve basiret ver!” |
Küresel Güçlerin Gözü, T.C. Cumhurbaşkanlığı'nda! - 07/04/2023 |
Bu seçimler, Türkiye'nin geleceği açısından son derece önemlidir ve sadece Türk halkını değil, tüm dünyayı yakından ilgilendiriyor. |
Az kork, çok umut et; az ye, çok çiğne; az homurdan, çok nefes al; az konuş, çok anlat; az nefret et - 23/02/2023 |
Bakınız yüzyıllar önce yaşamış bir bilge insan ne diyor; “Tüm insanlık bir ailedir!” Bu sözünün devamında da “Tüm evrenin yararına olan, onun bir parçası olduğun için senin de yararınadır” diyor |
Yüzyılın Destanını Başlatan Kahramanlara - 18/02/2023 |
ŞUAN MİLLETİMİZ; CEDDİMİZ OSMANLININ, YÜKSELİŞ (ŞAHLANIŞ) DÖNEMLERİNE BENZER BİR DÖNEM YAŞAMAKTADIR |
Sıradışı Çalışanlar - 11/09/2022 |
her gün mesailerini +1’lerle tamamlama başarısı göstererek takdir, tebrik ve teşekkürü hak ederler! |
Bir ilkbahar günü gibiyim, saatim saatime uymuyor hiç.. - 13/07/2022 |
Işıl ışıl, sevinçli ve umut doluyken, bir anda güz sessizliği hüznüne bürünüyor yüreğim.. |
Devamı |